2 Haziran 2021 Çarşamba

Genco Erkal İle ( Hakkari'de Bir Mevsim) Ferit Edgü


Allah bu dağları yaratırken, dağlar ağlamış, hem de çok ağlamış.

“Bize kim bakacak demiş?

Bizi bu kadar karlı, bu kadar ıssız yaratıyorsun.

Hiç kimse gelmez bu dağlara demiş.”

Allah dağlara bizleri göstermiş, demiş ki, “bunlar çaresizdir, hiç çareleri yoktur.

Bunlar burada oturur size bakar.” demiş.

Toplumların varolması için temel ihtiyaçlar nelerdir?
Temiz su, sağlık, barınma, eğitim, sosyal yaşam. 
Hakkari'ye yolculuk yapıyoruz Ferit Edgü'nün kalmiyle. Öğretmenin hayalleri vardı, denize açılmak. Deryaya dalmak.

 Bir varmış bin yokmuş bir gün öğretmen kendisini bozkırın sarp dağlarında bulmuş. Hikayeler aldatılmak için vardır. Şimdi gerçeğe dönelim.
Öğretmen çamurlu yolları aşıyor, muhtar yardımıyla küçük bir esnaf bakalından temel gıda ve çocuklar için defter-kalem alıyor. Öğretmenin parası var mı? Ya da devlet ne kadar destek veriyor Doğu'daki çocuklara? Öğretmen borç ile yazdırıyor. Hüzünle, ihtirasla ulaşımı olmayan köye katırlarla, atlarla eşyaları taşınıyor. Mahzun bir yalnızlık olsa gerek, geride bıraktığı bir sevgili, özlem duyduğu deryalar. Umut olmalı  bu halktan.Pencereyi açıyor öğretmen, kuşlar dağların doruğuna uçuyor. Umut olmalı bu hüzünlü şehirde. Küçük bedenlerine büyük acılar sığdırılmış çocukları vardı bu şehrin, tabii ki Umut olmalı. Öğretmen temeli olmayan Küçük sınıfta minicik öğrencileriyle buluşur, hiç de yabancı değildir bu gözler. Hüzün, acı akıyor bu gözlerden. Dil insanın iletişim aracıdır. Birbirine yabancı olmayan bu gözler ile aynı dili konuşamıyor. Öğretmen Türkçe çocuklar Kürtçe konuşuyor. Gözler ise ortak bir dil yaratıyor. Öğretmen deryaları unutuyor çocuklara odaklanıyor. Bu halkın çocukları hastalıklarla, beslenemeyen annelerin bebeleri kucağında ölüyor. Öğretmen mücadele ediyor. Sağlık ocağı olsa belki güzelim dağları çocuk mezarlığı haline getirmez bu halk. Bu çocuklar hiç hayatında portakal yememişlerdir. Hakkari'de Bir Mevsim deyince aklıma hep portakal gelir. Hoca, benim kardeş hasta, diyor. Nesi var? diyorum. Ateşi var çok, diyor. Ölecek. İlaç vereyim mi? diyorum. Hayır, portakal ver, diyor. Portakal yememiştir hiç.
Bu halkın çocukları beslenemiyor, ısınamıyor. Anne sevgisi göremeden koca acıları küçük bedenlerin omuzlarına yükleniyor. Bu halkın çocuklarının dağları vardır. Bu çocuklar kaç kere öldü bu dağlarda? Kaç kere büyüdü bu dağlarda?  Halkın sanatçısı Genco Erkal öğretmen rolüyle Hakkari'de Bir Mevsim kitabının canlandırmasını yapıyor, Doğu ve Güneydoğu'da köy okulunda öğretmen olmak hiç kolay değildir. Çocukların acılarıyla ve sevinçleriyle büyüyorlar. 

İstediğim ölümsüzlük değil
Ne kendim, ne başkaları için
İstediğim, çocuklar ölmesin...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

ZAMAN

Dönüşü olmayan yollar vardı. Yazar çiçekli masa örtüsünün üzerine kahverengi  güncesini bıraktı. Turkuaz rengi  kupa...